4 Ocak 2009

kendimle röportac yaptım da az önce...

manasız inatların insanıyım. niye?
-çünkü bilgisayarımın mikrofon şeysi bozuk halde, yaklaşık bir aydır. onu tamir ettirmek di mi, yapılacak olan bu. ama ben tamir ettiriyor muyum, hayır. ve annem pes etti artık bu akşam msn'de. bir aydır görüntü var ses yok çünkü. sen bunu tamir ettirmedin ama ben dudak okumayı öğrendim kızım sayende, sağol dedi. komik kadın vesselam annem. hayatımdaki adamı severse ne ala, o adamdan iyisi yok. sevmediklerine ise "noel baba" demişliği bile var. görüştün mü noel baba'yla?? aradaki bağlantıyı anlatamıycam şimdi, uzun olur. ama zeki kadındır annem, bilen bilir yani.

anlatılmaz zıtlıkların kadınıyım. niye?
-çünkü doğum günü hediyesi alma kusurlusuyum. a beycim (bu yumurta kafa olan değil efendim, ötekisi. hayatımda zaten iki tane a beycim var, biri az saşlı çok sakallı, diğeri tersine çok saşlı az sakallı. bu bahsedeceğim az saşlı olan (burada durunuz ve bkz. 'çözün bakalım bu bilmeceyi' ya da bkz. 'kısa kes aydın havası olsun'). işte bu az saşlı olan a beycim'e ben hediye alamadan daha o bana hediye aldı yine. duvardan duvara karakalem. bir kuple kuledibi manzarası. yapma dedim, etme dedim, hatırası var dedim, çok güzel bu be dedim, dedim de dinletemedim. aldı. iş onu asacak bir duvara ve o duvarın ait olduğu bir eve kaldı. evet üç buçuk nal, bir at, bir araba lazım hesabı.

saplantılı ısrarların ev sahibiyim. niye?
-çünkü kendimden emin bir biçimde aldığım kararların tersine tersine, burnumun da dikine dikine gidiyorum. olsun ama insanlar ikiye ayrılmaz mı? takıntılı olanlar, olmayanlar. takıntısının farkında olanlar, olmayanlar. takıntısıyla mutlu olanlar, takıntısından şikayet edenler. ben hangisiyim bilmiyorum be bilog. benim için ayrı bir kategori açar mı reha erdem, dur sorup geleyim bi koşu.

o değil de bu aralar bazı anların kokuları geliyor aklıma. mesela 2005 yazı kokusu (tadı kiraz ya da siyah üzüm gibi, kırmızı bir koku, karanfil ya da tarçın sanki), 1998 nisan (soğuk, yapışkan bir koku, en çok çam kokusu gibi, rengi de zaten koyu ve kirli bir yeşil), 2008 ağustos (bol baharatlı, acısı tatlısı hepsi, çok keskin bir koku ayrıca, bi de sıcak bir koku, rengi de limon sarısı), vesaire vesaire.

-hayır, sigara içme. yaz.

Hiç yorum yok: