21 Ağustos 2008

1 mg gündem

ben bu yazı yaşamadım galiba.
sanki mayıs vardı, şimdi de eylül kapıda. hele temmuz, hele temmuz hiç yok bende.
haybeye günler, rot balans ayarı kaçmış biraz.
o yüzden ivedilikle geçsin bitsin istiyorum şu on gün de. ben evde sıcaktan koltuğa yapışarak, kucağımda bi mevye tasıyla sabahtan akşama kadar kitap okuyabileyim artık. çünkü yaz aşağı yukarı bu demek benim için. hem bitmemiş orhan pamuklar çok içerliyo gayrı... beyaz kale, yeni hayat ve öteki renkler. ama cevdet bey ve oğulları, benim adım kırmızı, kara kitap, kar ve sessiz ev cepte. durmak yok yola devam.
Ramazan İrbayhanov ya da Ramazan Şahin'e sevinmiş olabiliriz. Madalyalı sporcu madalyasızdan iyidir ve güreş diğer bilimum sporlardan yüce olabilir bazıları için. Netekim böyle coşkuyla karşılamış Radikal okurları İrbayhanov'un zaferini. Kanayan bir yaramıza parmak basmayı da ihmal etmemişler: hayır tamam Türk ama yeterince Türk değil, çünkü Türkiye'nin ekmeğiyle beslenmemiş, Türkiye'nin suyu dolaşmıyor damarlarında. Neden Türkiye'de yetişenler olamıyor şampiyon, neden onlar en birinci değil? Öbürü de diyor ki Hizbullah işareti yaptı Ramazan diyor, rezil rüsva olduk âleme diyor. Saf Türk olsa öyle yapar mıydı abiler ablalar, diğğ mi ama? DİYOR.
Ben de izlemeyin o zaman böyle yapacaksanız diyorum. Hoş ben sipordan ne anladığınızı, olimpiyatlardan ne beklediğinizi bilmiyorum ama örovizyon'a dönmesin ortalık, çok lütfen. biraz gayret.
Beşirlemeler gündemi yeterince pompalıyor şu aralar zaten. Dediğin gibi Beşircik, Türkiye seni çok seviyor. Hadi git gene gel, hadi gene yap gene yap...
Ha bu kadar abidik gubidik durum yetmiyorsa üstüne bir doz hasancelâlgüzellemesi tavsiye ediyorum size kuzum. kahvaltıdan önce alınız lütfen, yüzde kasılma ve gözde sinir atması yapıyor. uyarmadı demeyin sonra.

son olarak uçakları uçurmayı beceremiyorsak uçmayalım lütfen. uçaksız bir dünya da mümkün. doğamıza aykırı zaten uç uç kon, annemizden uçarak doğmadık ya.

Hiç yorum yok: